Kişinin Gerekli Olmamasına Rağmen Karakolda Tutulması Hak İhlalidir!

19 Ağustos 2020 tarih ve 31218 sayılı Resmî Gazete’de Anayasa Mahkemesinin 02 Haziran 2020 tarih ve 2017/22254 başvuru numaralı Muhammed Neşet Girasun başvurusuna ilişkin kararı yayımlanmıştır. Karara konu olayda başvurucu, yetkili idare tarafından yapılan tahkikat sonucu yoklama kaçağı durumunda olduğu ve askerlik işlemlerini tamamlamak üzere on beş gün içinde en yakın askerlik şubesine başvurması gerektiği […]

Yabancı Mahkeme Kararlarının Tenfizinde Özellik Arz Eden Bazı Durumlar

I. Yabancı Mahkeme Kararının Gerekçesiz Olması Yabancı mahkeme kararının tenfizinde kamu düzeni müdahalesi yönünden özellik arz eden ve Türk hukukunda uzun süre tartışmalı olan bir konu, yabancı mahkeme kararının gerekçesiz olması hâlinde tenfiz talebinin reddedilip reddedilmeyeceğidir.  Konuya ilişkin olarak Yargıtay daireleri uzun yıllar birbirinden farklı kararlar vermiştir. Örneğin Yargıtay Temyiz Ticaret Dairesi, 01.04.1961 tarihinde Alman […]

Hizmet Kusuru Bulunup Bulunmadığı Tartışılmaksızın Karar Verilmesi Hak İhlalidir!

02 Nisan 2020 tarih ve 31087 sayılı Resmî Gazete’de Anayasa Mahkemesinin 27 Şubat 2020 tarih ve 2016/4177 başvuru numaralı Hüseyin Aydın ve Diğerleri başvurusuna ilişkin kararı yayımlanmıştır. Karara konu olayda, Susurluk 44. Mühimmat Bölük Komutanlığının lağvedilmesi üzerine cephaneliklerde bulunan mühimmatların bir kısmının başka bölüklere tertip ve dağıtımına karar verilmiştir. Bu kapsamda Afyonkarahisar 41. Mühimmat Bölük […]

Yargı Makamlarının Tarafların İddialarını Değerlendirmemesi Hak İhlalidir!

25 Şubat 2020 tarih ve 31050 sayılı Resmî Gazete’de Anayasa Mahkemesinin 16 Ocak 2020 tarih ve 2016/6776 başvuru numaralı Onurhan Çakmak ve Diğerleri başvurusuna ilişkin kararı yayımlanmıştır. Karara konu olayda, başvurucu Onurhan Çakmak, tıbbi hata sonucu küçük yaşta vücut bütünlüğünün bozulduğunu; sürekli bacağına takması gereken atel ile yaşamak zorunda kaldığını ve oluşan sakatlığı nedeniyle hareket […]

AYM Askerî Mühimmatın Patlaması Sonucunda Meydana Gelen Ölüm Nedeniyle Yaşam Hakkının İhlal Edildiğine Karar Verdi!

19 Şubat 2020 tarih ve 31044 sayılı Resmî Gazete’de Anayasa Mahkemesinin 09 Ocak 2020 tarih ve 2016/8011 başvuru numaralı Ayfer Demirel ve Diğerleri başvurusuna ilişkin kararı yayımlanmıştır. Karara konu olayda, başvurucular, 13 yaşında olan yakınlarının yerleşim yerine yakın olan ve çevresinde giriş-çıkışı kontrol etmek için yeterli önlem alınmayan askerî bölgeden aldığı mühimmatın patlaması nedeniyle öldüğünü; […]

Şüpheden Sanık Yararlanır İlkesinin Hukuki Dayanağı

Ceza muhakemesi hukukunun amacı maddi gerçeğin ortaya çıkarılmasıdır. Doktrinde maddi gerçek, geçmişte yaşanmış ve bitmiş bir olay veya olaylar bütününün deliller aracılığıyla ortaya konulmuş hâli olarak tanımlanmaktadır[1]. Maddi gerçeğin ortaya çıkarılmasında ise adil bir yargılama yapılarak şüpheli ve sanığın haklarının korunması gerekmektedir. Nitekim mahkemelerin keyfi kararlar vermesi ve kişilerin mutlaka suçlu sayılarak cezalandırılmasının önüne geçilmesi […]

Anonim Şirketin Haklı Sebeple Feshi Davasında Davacı Kimdir?

Anonim şirketin feshi davası, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu md. 531 uyarınca, halka kapalı anonim şirketlerde “sermayenin en az onda birini temsil eden payların sahipleri” ve halka açık anonim şirketlerde “sermayenin en az yirmide birini[1] temsil eden payların sahipleri”; kısa ifadesiyle, azınlık tarafından açılabilir. Bu oranda paya tek bir pay sahibi sahip olabileceği gibi birden […]

Anonim Şirketin Haklı Sebeple Feshi Davasında Haklı Sebep Olarak Çoğunluğun Gücünü Kötüye Kullanması

I. Kavram Anonim şirket, sermayesi belirli ve paylara bölünmüş şirkettir(6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu md. 329). Çoğunluk kavramı ile, oyların çoğunluğuna sahip olması dolayısıyla şirket iradesine etki eden pay sahipleri[1]; azınlık kavramıyla ise, esas sermayenin en az onda birini veya halka açık anonim şirketlerde yirmide birini temsil eden payların sahipleri ifade edilmektedir. Anonim şirketlerde payların […]

Anonim Şirketin Haklı Sebeple Feshi Davası Bağlamında Haklı Sebebin Kusur ile İlişkisi

Anonim şirketin haklı sebeple feshi davası bağlamında, haklı sebep ile kusur ilişkisinin şu açılardan önemi bulunmaktadır: Birincisi, haklı sebebin ortaya çıkabilmesi için çoğunluğun kusurunun varlığının şart olup olmayacağı ve ikincisi ise fesih davasının kabulü için azınlığın kusursuz olmasının gerekip gerekmeyeceği hususudur[1]. Anonim şirketin haklı sebeple feshi davasının amacı, azınlığın öncelikle ve özellikle çoğunluğa karşı korunmasıdır. […]

1 2 3