01 Ağustos 2019 tarih ve 30849 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 18 Temmuz 2019 tarih ve 2017/24068 başvuru numaralı kararı ile hükümlü olan başvurucunun özel hayata saygı hakkının ihlal edildiğine ilişkin önemli bir karar verilmiştir.
Başvurucu, ceza infaz kurumuna geldiği zaman ziyaretçi olarak bir kişinin adını bildirdiğini, daha sonra bulunduğu infaz kurumunun değiştirildiğini, yapılan yer değişikliğinden sonra ise iki kişinin daha ziyaretçi olarak adını bildirdiğini, ancak Hükümlü ve Tutukluların Ziyaret Edilmeleri Hakkında Yönetmelik uyarınca ziyaretçi bildirilmesine ilişkin altmış günlük süreyi kaçırdığından bahisle talebinin reddedildiğini ifade etmiştir. Verilen karara karşı yaptığı itiraz da reddedilen başvurucu, özel hayata saygı hakkının ihlal edildiği gerekçesiyle Anayasa Mahkemesine bireysel başvuruda bulunmuştur.
Yüksek Mahkemenin kararında, altmış günlük sürenin Yönetmelik ile belirlendiği, Anayasanın 13. maddesi uyarınca temel hak ve özgürlüklerin ancak kanunla sınırlanabileceği, 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunda ziyaretçi isim listesinin bildirilmesi için hak düşürücü süre öngörülmediği, bahsi geçen Yönetmelikte de altmış günlük sürenin niteliğinin belirtilmediğine değinilmiştir. Ayrıca, Yönetmelikte, sürenin geçirilmesinden sonra bildirimde bulunulmasına engel olan bir düzenlemenin yer almadığı, bu hâliyle belirtilen sürenin ancak düzenleyici süre olarak yorumlanabileceği vurgulanmıştır. Mahkeme, ziyaret hakkına bu şekilde getirilen kısıtlamanın, hükümlü ve tutukluların dış dünyayla iletişim kurma ve sosyalleşme suretiyle iyileştirilmesi ilkelerine uygun düşmediğini ifade ederek, başvurucunun özel hayata saygı hakkının ihlal edildiğine karar vermiştir.
Kararın tam metnine buradan ulaşabilirsiniz.